Bayram Eren Aslan ve Diğer 9 Kahraman: Unutulmaz İsimler

Onun adı Bayram Eren Aslan ve onun gibi dokuz kahraman daha var. Bu kahramanların da isimleri var; Sercan Utmi, Hilmi Şahin, Eyüp Dereli, Tolunay Kocaman, Enes Kızılyel, Muharrem Can, İlker Onarcı, Tekin Enes Sarıyıldız ve Alperen Özcan.

***

Eskişehir’de başlayan yangını söndürmek için hayatlarını feda eden bu kahramanlarımızın arasında bir tanesini tanıyorum. Daha doğrusu babasını…

***

Babasının adı Gürsel Aslan ve Hürriyet’in Ankara bürosunda birlikte çalıştığım değerli insanlardan biriydi. Eren Aslan ise bir AKUT gönüllüsüydü.

***

Annesi ve babası, onun Eskişehir’de yangın söndüren kahramanlar arasında olduğunu öğrendiklerinde şaşkınlık yaşadılar. Çünkü o, her zaman hazır gönüllü olarak felaketlerde yardıma koşan biriydi.

***

6 Şubat Depreminde Adıyaman’daydı ve devlet yetkililerinin engellemesine rağmen felaketzedelerin yanında olmayı tercih etti. Kimi zaman isimsiz kahramanların sesi olup enkaz altındakilere umut ışığı oldu.

***

Enkaz altından bir kadını çıkarmanın sevincini paylaşmak yerine bir sonraki kurtarılacak canları düşünen fedakar bir ruha sahipti. Kendi mühendislik ofisinden AKUT haberi geldiğinde anında harekete geçen bir vicdan itfaiyecisiydi.

***

Gizli kahramanlar olarak adlandırılan bu gönüllüler, sadece insanların değil tüm canlıların hayatı için mücadele verdiler. Özünde bulunan insanlık ve yardımlaşma duygusu, onları her zaman sıra dışı kıldı.

***

Eren’in en büyük serveti, bir canı kurtarmanın verdiği mutluluk ve iç huzurdu. Kendi mutluluğunu başkalarını kurtararak buldu ve bu onun için yeterliydi.

***

Onlar için yaşamın değeri; insanlar, bitkiler, ağaçlar ve doğa üzerindeydi. Sayısız insanı ve hayvanı felaketlerden kurtaran bu gönüllüler, her zaman yardıma muhtaçların yanında yer aldılar.

***

Eskişehir’deki yangını söndürmek için son kez harekete geçen Eren, 24 yaşındayken ulusuna hizmet etmekten vazgeçmedi. Büyük bir fedakarlıkla vatanına hizmet etti ve ardında büyük bir iz bıraktı.

***

İlk görevi olan 17 Ağustos 1999 depreminde yardım yükleyen Eren, önceki görevlerinde olduğu gibi yine insanların yanında olmayı tercih etti. Kendi çıkarlarından önce her zaman başkalarını düşünen bir ruha sahipti.

***

Kökeni dağcı olan AKUT, Türkiye’nin ilk büyük gönüllü hareketlerinden biri olarak 1996’da kuruldu. En büyük görevleri 1999 depremiyle başladı ve ülkede yeni bir yardım anlayışı oluşturdu.

***

Gürsel Aslan’ın oğlu Eren, genç bir vicdan ordusunun içinde yer alarak her zaman yardıma muhtaç insanların yanında olmayı tercih etti. Ülkesine hizmet etmek ve insanları kurtarmak için canını feda etmekten çekinmedi.

***

Hayatı boyunca birçok insanı kurtaran Eren, son olarak 5 orman işçisi ve 4 AKUT gönüllüsü ile birlikte yangına müdahale etti. Her zaman başkalarını kurtarmayı görev edinen Eren, bu sefer kendisini kurtaramadı çünkü Yeşil vatan ve canlılar onun için her şeyden önemliydi.

***

Eren’in hayatının sonuna gelindiğinde, on kişilik bir ekip olarak son görevlerini yerine getirdiler. Onları anarken sadece isimlerini değil, ruhlarını da yaşatmayı unutmamalıyız.

***

Ancak lütfen kelime seçimine dikkat edelim; onlara “şehit” demeyin. Onlar için “Cennete gittiler”, “Kalbimize gömüldüler”, “Hakka yürüdüler”, “Bu vatan için öldüler” deyin. Şehitlik kavramını yücelterek, asıl anlamını koruyalım ve fedakarlıklarını sonsuza dek anmayı sürdürelim.

Ertuğrul Özkök